İktidarsızlık; SERTLEŞME PROBLEMİ
Düşenin Dostu Olun; Sertleşme Problemi
Günlük yaşamın stresinden uzaklaşmaya, aşkı ve sevgiyi buluşturmanın hazzını yaşamaya, birbirinde eriyerek bütünleşmeye, zamandan ve mekandan kopmaya, arzu ve şehveti özgürleştirip doyurucu bir cinselliğe ulaşmaya ve tüm bu güzellikleri partneriyle paylaşmanın heyecanı içerisinde olmaya her sağlıklı erkeğin ihtiyacı vardır. Akşam evine gelirken ya da sevgilisine yakınlaşırken cinselliği düşleyen erkeklerin çoğu arzu ve istekle dolu olurken, bir kısmı ise sertliği kaybetme sonucunda istenilen ilişkiyi yaşayamamanın ve partnerine mahcup olmanın korkusunu yaşamaktadır. Yani, koltuk altında iki karpuz birden taşımaktadır. Bir taraftan ihtiyaç duyduğu cinselliği yaşamak için partnerine yönelmeyi isterken bir taraftan büyük bir hüsrana uğramanın korkusu ile geri adım atmakta, bu istek ile korku arasında sıkışıp kalmaktadır.
Sertleşme problemi/iktidarsızlık (erektil disfonksiyon / empotans); “cinsel ilişki başlamadan önce, başlangıç sırasında, birleşme devam ederken ya da boşalma gerçekleşmeden önce penisin yeterli sertliği kaybetmesi” olarak tanımlanan, erkeklerde ciddi duygusal yıkımlar ve çökkünlükler oluşmasına sebep olan bir cinsel işlev bozukluğudur. Erkeklerin, hassas ve savunmasız olduğu cinsel hayatta iktidarsızlık yaşaması halinde; derin bir yetersizlik, değersizlik, beceriksizlik, utanç ve acizlik duyguları hissettiği bilinmektedir. Sertleşme problemi yaşandığı sırada kadının kaba, imalı, alaycı, kırıcı ve incitici bir tavır sergilemesi halinde erkeğin, kendine ve partnerine yönelik öfke tepkileri verdiği sık görülmektedir.
Eğer kadın, erkeğin kırılmasına karşı hassasiyet gösterir, kapsayıcı davranır, dikkati sertleşme probleminden duygusal yakınlığa kaydırırsa erkeğin çukurdan çıkmasını kolaylaştırır, ya tekrar sertleşme sağlanarak ilişkiye devam edilir ya da yapıcı bir şekilde ilişki sonlandırılır. Eşlerin bu süreçte, yaşanan problemin sadece erkeğin değil ilişkinin bir problemi olduğu düşüncesiyle hareket etmeleri ve çözüm sürecinde ortak sorumluluk almaları çok önemlidir. Cinselliği, sertleşmenin ve boşalmanın kıskacından kurtararak güvenli bir zeminde tutmak, sağlıklı bir ilişkiye doğru atılan ilk adımdır. Sertleşme olmadığında da yakınlaşmanın, paylaşmanın ve haz almanın mümkün olduğu inancıyla ilişkiye başlamak; hem erkeği rahatlatarak sertleşme sorununun kendiliğinden çözülme ihtimalini arttıracak hem de sertleşme kaybı olması halinde hüsran ile sonuçlanan değil daha az hazla bitirilen ama cinselliğin içinde saklı olan yakınlığın ve anlamın yaşandığı bir ilişkinin ortaya çıkmasını sağlayacaktır.
Cinsel hayatı yolunda giden erkeklerde de ilişki içerisinde bazen sertliğin azalması normal bir durumdur. Erkek sadece ilişkiye odaklandığında ve dokunmanın keyfini hissetmeye çalıştığında sertlik süreç içerisinde geri gelecektir. İlk sertlik kaybında paniğe kapılıp sadece penise odaklanırsa ikincil bir kaygı durumu ortaya çıkar ve kendini doğrulayan kehanet olarak iktidarsızlık yaşar. Bu kaygı haliyle sonraki ilişkiye başladığında yine olumsuz bir deneyim yaşarsa, problem kaygı bozuklukları temelinde kronikleşir ve kısır döngü şeklinde ilişkinin kaderi haline gelir.
Amerikan Psikiyatri Birliğinin yayınlamış olduğu ve tıp hekimlerinin çoğunun hastalık tanımlaması yaparken referans aldığı DSM-5 tanı ölçütlerine göre Sertleşme Problemine bakacak olursak;
Tanı Kriterleri:
A-) Neredeyse her cinsel ilişkide (%75) aşağıdaki üç belirtiden birinin olması
- Cinsel etkinlik sırasında sertleşme (ereksiyon) sağlamada belirgin güçlük çekme
- Cinsel etkinliği bitirene dek sertleşmeyi (ereksiyonu) sürdürmede güçlük çekme
- Sertlik düzeyinde belirgin azalmanın olması
B-) A tanı ölçütlerinin en az altı aydır devam ediyor olması
C-) Bu problemi yaşamanın, kişide belirgin klinik sıkıntılara neden olması
D-) Bu cinsel işlev bozukluğu, cinsel kökenli olmayan ruhsal veya fiziksel bozukluğa, madde veya ilaç kullanımına bağlı ortaya çıkmıyor olması
Türleri
Başlangıç Durumuna Göre
Birincil : Bu bozukluğun, kişinin cinsel açıdan kendini tanıdığı ve etkin olmaya başladığı zamandan beri var olması
İkincil : Bu bozukluğun, oldukça olağan bir cinsel işlevsellik evresinden sonra başlaması
Problem Alanına Göre
Yaygın : Bu bozukluğun bütün ortamlarda, durumlarda ya da eşlerde görülüyor olması
Durumsal : Bu bozukluğun yalnızca bazı ortamlarda, bazı eşlerde ya da bazı partnerlerde görülüyor olması
Görülme Sıklığı
Araştırmalara göre sertleşme probleminin, 40-70 yaş arası erkeklerde % 70 oranında olduğu görülmektedir. Bazı araştırmalara göre 70-79 yaş arasındakilerde % 69 oranında bulunmuştur. Masters ve Johnson’ na göre cinsel ilişkilerin % 25 inde ereksiyon sağlanmasında sürekli bir sorun vardır.
Nedenleri
Cinsellik sırasında penisin sertleşmesini engelleyen bir dizi psikolojik, fizyolojik, maddeye veya başka bir hastalığa bağlı etken söz konusudur. İktidarsızlığın psikolojik olmayan nedenlerine bakacak olursak ; fizyolojik kökenli bozukluklardan ( beyin, omurilik, sinirler, kan damarları, penis düz kası ve hormonlar gibi penisin işlevselliğini etkileyen yapılarda meydana gelebilecek bozukluklar), bazı hastalıklardan ( prostat ve mesane ameliyatları, diyabet, yüksek tansiyon, damar sertliği, testesteron azalması), kullanılan bazı ilaçlardan(bazı antidepresanlar, kanser ilaçları, tansiyon ilaçları) ve alınan bazı maddelerden ( aşırı sigara, esrar, eroin gibi uyuşturucular) kaynaklanma ihtimali vardır.
Sertleşme probleminin psikolojik nedenlerine bakacak olursak;
- Performans anksiyetesi (başarısızlık korkusu)
- Kadın tarafından reddedilme korkusu
- Geçmişte yaşanan ereksiyon güçlüğü deneyimleri
- Beklenti anksiyetesi (iktidarsızlık yaşayacağına dair beklenti)
- Kadının tatmini ile aşırı ilgilenme
- Baskı ve stres altında çalışma, yorgunluk
- Meslek ve aile hayatına dair yetersizlik kaygısı
- Partneriyle olan duygusal ilişkideki problemler
- Cinsel isteksizlik ve erken boşalma gibi problemlerin varlığı
- Gebe bırakma korkusu
- Bilinçdışı suçluluk duyguları
- Cinselliğe dair yaşanan içsel çatışmalar (günah, yasak - arzu, istek)
- Bilinçdışı olarak partneri ya da kendini cezalandırma
Erkek cinsel işlev bozuklukları arasında en sık karşılaşılan problemlerden biri olan sertleşme probleminin çözümü için, sorunun kaynağını doğru tespit etmek çok önemlidir. Sertleşme problemi yaşayanların çok büyük bir kısmının psikolojik kaynaklı olduğu bilinse de tıbbi muayene ve ürolojik bir değerlendirmenin yapılması önemlidir. Performans sergileme durumunun olmadığı zamanlarda (erotik rüya görme halinde, sabah tuvalet öncesinde, gün içerisinde farklı erotik uyaranlarda) sertleşmenin olduğu görülüyor ise psikolojik kökenli olma ihtimalinin çok yüksek olduğu söylenebilir. Sertleşme probleminizin kaynaklarının tespit edileceği, farkındalık oluşturulacağı, çeşitli yöntem ve tekniklerle çözümler üretilip tatmin edici bir cinsel yaşama kavuşmanızın sağlanacağı, etkin bir cinsel terapi sürecine uzman psikolog/cinsel terapist eşliğinde başlamanız, yeni bir başlangıç yapmanız adına yararlı olacaktır.